Düşünme nedir? Derste sorulan ilk soru ve ben cevaplayamadım. Halbuki o kadar çok düşünüyoruz ki ve o kadar çok az şey hissediyoruz ki (özür dilerim Şarlo alıntı yaptım) ne diyiceğimi bilemedim. Sınıftakiler plan dediler ve bence denebilecek en korkutucu tanımdı. Yani biz planlayarak öldürüyor, tecavüz ediyor, hırsızlık yapıyoruz öyle mi? Bunları düşünüyoruz sonra bi güzel uyguluyoruz demek. Tam “insana” layık!
Yansıtıcı düşünme, yaşantıdan kaynaklanıp bunu içsel olarak inceleme ve araştırma ile kendi anlayışını oluşturması, bakış açısını değiştirmesidir(sanırım). Kısaca kendi hesaplaşmamız, bu süreçte öğrendiğimiz her şey. Bilirsiniz çocukken bize bunu yapma, günahtır diye diye bir şey soktular beynimize zamanında ve o zamanla başka düşüncelere dönüştü. İşte düşünce bu. Biz doğar doğmaz zaten ne düşünmemize karar vermişler zaten. Aile ve çevremizin söyledikleri, hareketleri bizi oluşturan etmenler. Hani diyoruz ya bu kötü adam, ondan uzak durun diye. Bilmeyiz işte onun sorumlusu senin benim gibilerdir aslında. Kolay olanı seçip, tamamen empatiden uzak bir şekilde hemen orda kararı veririz, o güzel düşünme “mekanizmasını” kullanarak. Sorumluluk ise sadece söylemesi uzun kelime olarak kalıyor sayemizde.
Hocamız guguk kuşlarıyla ilgili bir hikaye anlattı. Daha evvel duymuştum ama aklımdan silinmiş (neyi adam gibi hatırlıyorum ki). Bu guguk kuşları yuvalarına pisliyorlar ve artık o yuvada yaşayamayacaklarını anladığında başka bir yuva yapıyorlar. Ama hep aynı şekilde yaşamaya devam ediyorlar. E bizim yaptığımızdan ne farkı var? Dünyaya sürekli savaş ve yıkımdan başka ne veriyoruz ki? En azından yaratılışımızdan beri var olan ve hiç kaybetmediğimiz bir şey var. Umut…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder